Lojistik sektörü bünyesinde birçok alt aksiyona ayrılmış lakin özünde amacı tek olan faaliyetler bütünüdür.
Kendimce bir tanım yapmak istersem;
“Lojistik sadece, bir ürünü bir yerden alıp bir yere teslim etme işi değildir. Lojistik o ürünün, doğması, büyümesi, gelişmesi, üretilmesi, teslimi, kullanılması ve kullanım süresi bitip yok edilmesi sürecine kadar tüm aksiyonun bizzat içindedir.” (Halit Kaya)
Lojistik faaliyetler organize şekilde sürdürüldüğü müddetçe yapılacak olan işin doğru şekilde tamamlanması hem gönderici hem de taşıyıcı tarafında önem arz etmektedir. Lojistik şirketlerinin (bunun içine kargo şirketleri de dâhildir) müşterisinden ürünü aldıktan sonra başlayan aksiyonda yapması gerekenler ve süreci sonlandırmaya kadar olan operasyonlar da bazı ana kurallar mevcuttur. Tabi ki bunları farklı şekilde adlandırabilirsiniz. Lakin özüne indiğinizde tüm aksiyonların 3 ana başlığı olduğunu düşünüyorum.
Bunlar;
1-Takip;
Bir lojistik sürecin başlamasından sonra takip süreci devreye girmektedir. Takip ten kasıt, ürünün doğru yere, zamanında ulaşması adına yapılan bire bir kontrollerdir. Ürünün yanlış adrese sevki, alıcı adresten farklı şehirlere gönderimi, aktarma merkezlerinde yaşanılan aksaklıklar, bireysel hatalar, ürünün kaybolması, toplu gönderimlerde ürün kaçakları, ürün hasarları, geç teslimat problemleri, devir kargo sıkıntıları, iade süreçleri, alıcının yerinde olmaması, yasal mevzuatlar, dağıtıcı kuryeden kaynaklı problemler, teknik alt yapı yetersizliği, ülkeden ülkeye değişen mevzuatlar, keyfi uygulamalar, mücbir sebepler, araç arızaları(gemi, uçak, tren, tır), gönderici hataları, eksik evrak, gibi sayabileceğimiz birçok unsur takibi zorunlu kılan nedenlerdir. Otomasyon sistemleri kullanan lojistik şirketlerinin takip mekanizması hem daha hızlı hem de sorunlar karşısında acil müdahale etme şansı daha yüksektir. Online takip sistemleri bu bağlamda önemli bir yere sahiptir. Bir ürünü (üründen kasıt; konteyner, kargo, kamyon, tır vb.) takip etme olanağınız ne kadar fazla ise sektörde başarılı olma şansınız o kadar yüksektir. Müşterinizin ürününü aldıktan sonra “Saldım çayıra mevlam kayıra” mantığı ile yapılan lojistik faaliyetler daha sonra ciddi handikaplar ortaya çıkarmakta, hem göndericiyi hem de lojistik şirketini içinden çıkılmaz durumlara sokmaktadır. Tüm lojistik faaliyetlerin teslim olana kadar ki süreçte takibinin ilk derece sorumlusu, ürünü teslim alan lojistik şirketidir.
2-Teslimat
Lojistik aksiyon sürecinin içinde ürünün teslimatının yapılması için doğru routa sorunsuz bir şekilde gelmesi gerekmektedir. Gelen ürünün teslimatının sağlanması için gerekli alt yapı ve hizmetlerin sağlanması şarttır. Teslimat; “bir lojistik şirketinin verdiği sözü yerine getirdiği noktadır”. Ürünü teslim etmeden önce tabi ki yapılması gereken bazı kontroller vardır. Bunlar teslimatı yapılacak olan ürünün sağlamlığının kontrolü, hasar analizi, doğru routa gelip gelmediğinin kontrolü gibi önemli ana maddelerdir. Ürün eğer hasar görmüş veya toplu gönderimlerde eksik gelmiş ise gerekli tutanaklaştırma işlemleri yapılarak teslim bölgesi, gönderen bölge ve gönderici firma veya şahıs ile koordineli şekilde görüşmeler yapılarak teslim öncesi sorunlar giderilmelidir. Üründe bir problem yok ise ürünler sorunsuz şekilde gerekli imza süreçleri ve yasal prosedürler yapılarak alıcısına teslim edilerek süreç sonuçlandırılır.
3-Tahsilat
Lojistik firmaları amacı hizmet etmek olan şirketlerdir. Yaptığı hizmetin karşılığını vadesinde veya yapılan anlaşma şartları gereği zamanında alması önem arz etmektedir. Tahsilat performansı sorunlu olan, alacaklarını zamanında tahsil edemeyen, uzun vadeli çalışan, nakit sıkışıklığı devamlı olarak yaşayan, personelinin maaşını zamanında ödeyemeyen, gider kalemlerini iyi organize edemeyen, ödeme dengesi bozuk olan lojistik firmalardan iyi bir lojistik hizmet almak hayaldir. Bu sebeple özellikle tahsilât noktasında hakkı olan alacağını tahsil etmek isteyen lojistik şirketleri çokta sert olmamakla birlikte katı kurallar içinde olabilir. Ödemeli olarak gönderilen ürünün parasını almadan ürünü teslim etmez. Ödemesini almadan konteyneri gemiye yüklemez, TIR’ı hareket ettirmez. Vadesi geçen alacağı sebebiyle müşterisinin ürünleri sevk etmez. Bunlar sektörde yaşanılabilecek durumlardır. Nasıl ki bir hadiste; “Çalışanın alnının teri kurumadan hakkını verin” diyor ise; işte firmalarda her zaman sorunsuz ve mükemmel bir lojistik hizmet istiyorlar ise lojistik şirketlerinin ödemelerini zamanında ve vadesine uygun şekilde yapmalıdırlar. Lojistik şirketi odaklı problemlerde ürünlerin geç teslimi, hasar durumları, hizmet kalitesinin düşüklüğü sebebiyle alıcı firma veya şahıslar lojistik şirketini cezalandırmak adına, lojistik şirketlerine ödemelerini geç ödeyebilmektedirler.
Emek yoğun bir sektör olan lojistik sektörü, çalışan sirkülâsyonu da yoğun olan bir sektördür. Bunun ana sebeplerinden biride maaşların zamanında ödenmemesi ve düşük maaş politikaları olduğunu söyleyebiliriz. İşte bu noktada yukarıda da belirttiğim üzere mali disiplini düzgün olan, alacaklarını zamanında tahsil eden lojistik şirketleri her daim en kaliteli hizmeti vermek noktasında çaba sarf edeceklerdir.
Sonuç itibariyle; Takip, Teslimat ve Tahsilat her lojistik şirketinin hava, kara, deniz, demiryolu operasyonlarında aktif olarak uyguladıkları aksiyonlardır. Tek farkı uygulama şekillerinin şirketten şirkete farklılık göstermesidir. Önemli olan konu; 3T ile birlikte doğru koordinasyonun sağlanması ve hem gönderenin hem de taşıyıcının Kazan-Kazan prensibi gereği sorunsuz hizmet akışının sağlamasıdır.