Lojistik sektörü olarak 2012 yılını bitirdik ve 2013 yılının bütçelerini hazırladık. Yönetim kurulları bu bütçeleri çoktan onaylamış olmalı. Bütçe yapmanın yanında, şimdi genel müdürlerin, üst düzey yöneticilerin önlerindeki kağıtta 2013 yılı iş planı yazmalı. Bütçeler eğer 12 aylık kayar bütçe yapma alışkanlığını edinmediyseniz, fonksiyonel değildir. Hala gelecek 12 ayı, bir yıl önceden görüyoruz diyorsanız hatalısınız. Her durumda yönetim kurulunuz size aralık içinde onayladıkları bütçeyi nasıl yürüteceğinizi soracaktır. Ocak ayı ilk yarısında 2013 iş planınızı hazırlayıp hem yönetim kurulunuzla, hem alt düzey yöneticilerinizle paylaşmak ve onları bilgilendirip desteklerini almak zorundasınız.
(daha&helliip;)
Türkiye’nin en aktif iş ve kariyer kulübü olan İTÜ Endüstri Mühendisliği Kulübü markalaşan organizasyonu Sektör Günleri’nde bu kez Lojistik Sektörü’nü konu ediniyor!
Geçtiğimiz hafta lojistik sektöründe çalışmanın ne kadar zor bir iş olduğunu yazmıştım. Lojistik gerçekten zor bir iş. Her türlü aksiliğe, soruna, riske, probleme, zorluğa rağmen yine de lojistik işini yapıyoruz. Tüm olumsuzluğuna rağmen öyle güzel yanları var ki; yapanlar bırakamıyor. Yeni iş yapmak isteyenler de sektöre girmeye çalışıyorlar.
Her şeye rağmen lojistik güzel bir iştir. Taşımacılıktan, depolamadan biraz uzaklaşır ve kendinizi lojistiğin temeli olan süreç yönetimine yönlendirirseniz görürsünüz. Birden bir orkestrayı yöneten şef noktasında bulacaksınız kendinizi. Karşınızda izleyici sıralarında yer alan müşterileriniz sizi izlemekte. Sizin bestelediğiniz kamyonlarla, kamyonetlerle, uçaklarla, gemilerle, trenlerle, forkliftlerle, trans paletlerle, depolarla, raflarla, sevk emirleriyle sizi bekleyen üyelerinize ilk notayı verecek ve hızlarını, uyumlarını ayarlayacaksınız. Yanlış çıkan bir notanın, zamanından önce veya sonra yapılan bir girişin tüm eseri, tüm çıktıyı bozmaması için tüm dikkatinizle yöneteceksiniz. Sonunda beğenilirse alkış alırsınız ve hizmetinizin bedelini öderler. Çok beğenilirseniz tekrar için alkışlanır ve gelecek sefer de aynı hizmeti siz istemeden alırsınız. Beğenilmez ise o seyircileri tekrar karşınızda bulamayacağınıza emin olun. Yerinizde başka şefler olacak başka enstrümanlar ses çıkartacaktır. Her sanatçı alkış için yaşar. Lojistik de doğru müziği yaptığımızda en kolay alkış alabileceğimiz bir iş koludur.
(daha&helliip;)
Hepimiz yaşamak için çalışmak zorundayız. En zevkli işi de yapsanız profesyonel çalışmak yani zorunlu çalışmak tatsız bir iştir. Güzel bir yaz günü, deniz kıyısında gölgeli bir şezlonga uzanıp, yanınızda buzlu içeceğiniz, uzaktan gelen güzel bir müzik, gözlerinizin önünde zevkli bir kitabın heyecanlı sayfaları ile aceleniz olmadan yatmak varken; büyük fedakarlıklarla lojistik sektöründe çalışıyoruz. Çok azı soğutmalı olsa da kapalı, havasız odalarda, hele soğutmasız ise açık pencerelerde caddedeki gürültü ile ortak olarak, çalışma masamızın üzerinde birikmiş bir evrak yığınıyla, okunacak raporlarla, ekranımızda cevaplanacak e- maillerle, çalan telefonlarla, zamansız misafir ziyaretleri ile, programsız, verimsiz toplantılarla uğraşıyoruz.
(daha&helliip;)
Son dönemde yine lojistik kelimesini fazla irdelemeye, içeriğini netleştirmeye ve kimlerin lojistikçi (!) olduğunu anlamaya çabalar hale geldik. Daha önceleri de tartışılan bu konuyu yine öylesine fazla konuşur hale geldik ki; lojistik nedir, kimler lojjistikçidir, lojistik neleri kapsar, yalnızca yurtiçi taşımacılık yapan bir firma lojistikçi sayılır mı, antrepo hizmeti veren bir firma lojistikçi midir, gümrük müşavirliği şirketi lojistik işi mi yapıyor sayılır gibi havada onlarca soru dolaşıyor ve bu çelişkiler de elbette havayı bulutlandırıyor. Özellikle sektörün Güzin ablaları görülen bazı meslekdaşlarıma da benzer soruların sıkça geldiğine eminim. Ben bugün bu konuya biraz farklı bir bakış açısı ile yaklaşmak ve tekrar ele almamak üzere görüşlerimi aktarmak istiyorum.
(daha&helliip;)