Övünmeyin bölük bölük sıralı dağlar
Sizden büyük aşılamayan gönül dağı var
Orhan Gencebay
Türk Dil Kurumu sözlüğünde “Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık” olarak tanımlanır “yol” kelimesi.
Bu uzaklığı aşmak için insanın yaptığı mekan değişikliklerine yolculuk/seyahat denir.İnsanın değil, malzemenin bir yerden başka bir yere aktarılmasına ise “nakliye “denir.Yani lojistik’in temelinde yol vardır.Aşılması gereken mesafeler, nakliye kavramını doğurmuştur.
İlk zamanlar ticaret yapanların kendi nakliye araçları vardı.Örneğin Şam’lı bir tüccar Yemenli alıcısına malzemeleri kendi kervanlaıyla götürür teslim ederdi.Eğer anlaşması Şam’da teslim ise Yemenli tüccar kendi kervanlarıyla gider malları Şam’dan alırdı.Denizyolu’nda taşıma yapan gemiciler hep vardı ama karayolundaki nakliyecilik, sonradan doğan bir meslektir.Gerçi gemiciler de gittikleri yerlerden ucuz buldukları malları alır ve uğradıkları diğer limanlarda satarlardı ama asıl meslekleri gemi taşımacılığı idi.
Bunlar, şimdilik bir kenarda dursun…
Hiç düşündünüz mü, dünyada “mal ve hizmet hareketleri” olmasaydı ne olurdu?
Yani herkes kendi bölgesinde üretilen sebze ve meyvaları yeseydi, kendi bölgesinde üretilen giysileri giyseydi, eşyaları kullansaydı şu an yaşadığımızdan çok farklı bir dünyada yaşamaz mıydık?
Domates salatası yemek için Amerika kıtasına bir ziyaret yapmamız, bir fincan kahve için Habeşistan’a, bir dilim kakaolu kek için Hint adalarına gitmemiz gerekebilirdi.
Aynı şekilde giydiğimiz kot kumaştan yapılan giysileri sadece Fransa’ya gidenler alıp giyebilecekti.(Amerika’ya da ilk Fransa’dan gitmiş).
Belki tamamen yerli imkanlarla araba motoru üretemediğimiz için hala at arabalarıyla yurtiçinde seyahat edecektik.
Birinci dünya savaşında; bir taraf otomatik silahlar kullanırken, diğer taraf kılıç ve oklarla karşılık verebilirdi.
Örnekler çoğaltılabilir.
Sözün özü; lojistik olgusunu doğuran “ihtiyaç” ve “bizde de olsun” düsturundan başka bir şey değildir.
İthalat, ihracat, depolama, dağıtım vs. tüm organizasyonlar bu düsturlar için geliştirilmiş eylemlerdir
“Peki, yazının başlığının kulağa komik gelmesi dışında bir anlamı var mı? ” diye soracak olursanız, şunu söyleyebilirim; Lojistik ile ilgili yapılan bütün bilimsel analizler, üniversitelerde açılmış kürsüler, eğitim programları vs. tek bir basit amaca hizmet eder; O da insan ihtiyaç ve/veya lükslerinin karşılanmasındaki süreçlerin kolaylaşmasıdır
Ahmet CORA
Yorumlar
korcan
üstad, lojistikteki profil çok düşük..Senin bu yazılarının pek anlaşılacağını ve takdir görecegini sanmıyorum