İstanbul Arel Üniversitesi Lojistik Kulübü tarafından, 03 Mart 2014 Pazartesi günü Sefaköy Yerleşkesinde düzenlenecek olan “Lojistik Platformu” seminerine sektörün önde gelen isimleri ve firmaları öğrenciler ile bir araya geliyor.
Program dahilinde katılımcıları taşıma sistemleri, depolama, dağıtım ve lojistik operasyon süreçleri konusunda bilgilendirmek, katılımcıları herhangi bir alanda uzmanlaşmayı teşvik etmek amaçlanmıştır.
Gerçekleşecek olan etkinliğe katılım ücretsiz olup tüm oturumlara katılanlara ücretsiz katılım belgesi verilecektir. Etkinlik herkesin katılımına açıktır.
Tedarik zincirinde riskler kontrol edilmelidir. Verdiğimiz lojistik hizmetler içinde en çok risk yaratacak olan operasyon da taşımadır. Deponuzdan yüklediğiniz ürünler teslim noktasına kadar giderken hava şartlarına, yol şartlarına, sürücü hatalarına, araç teknik arızalarına, çevresel etkilere açık bir şekilde taşınırlar. Bu risklerden dolayı tedarik zinciri boyunca en büyük sigorta maliyeti taşımadan doğmaktadır. Bu risklerden dolayı taşıma, tedarik zinciri içinde en büyük payı alan, % 50 oranında maliyet yaratan bir iş sürecidir.
Risklerin minimize edilmesi ancak bu risklere karşı tedbir almakla sağlanır. Alınacak tedbirler de henüz riskler ortaya çıkmadan oluşabilecek aksaklıkların bilinmesine, ön tahminine, ölçülebilmesine bağlıdır. Ölçemediğiniz bir sürecin yönetilmesi söz konusu değildir. Ölçtüğünüz zaman elde ettiğiniz sonuçlar ile ilgili bir karar üretmeniz gerekir. Bir sonuca bir eyleme bağlanmıyorsa ölçmenin de bir fonksiyonu kalmamaktadır.
(daha&helliip;)
AB tarafından hazırlanan son Beyaz Kitap, lojistiğin her iki ana kaleminde, taşımacılıkta ve depolamada çevreyi kirletmeyen, lojistiğin çevreye olan olumsuz etkisini azaltan öneriler getirmekte; hatta önümüzdeki yıllar için ölçülebilir hedefler ortaya koymaktadır. Ortaya konan hedefler, ancak bu günden çalışmaya başladığımız takdirde ulaşabileceğimiz kadar zordur; yani son dakikaya kadar bekleyip “süre uzatımı” isteyeceğimiz hedefler değildir.
Çevre kirliliği ile mücadele henüz ölçülemediği için tam anlamıyla zorunlu kale gelmemiştir. Depolama, taşıma, dağıtım, yani lojistik hizmeti veren kuruluşlar kendi yaptıkları işlerin çevreye olan etkilerini ölçmek ve bu ölçümleri yönetmeliklerin önereceği limitlerle karşılaştırmak, hatta limitlerin altına indirmek için iş planları yapmak zorundadır.
(daha&helliip;)
Hayatta bazı şeylerin tanımı olmaz, ve olmamalıdır da. Çünkü bir şeyleri tanımlamaya başladığımızda onun sınırlarını çizer ve olanaklarını daraltırız. Eğer aklımıza herhangi bir şey geldiğinde tanımı kafamızda canlanıyorsa daha ilk etapta yapacaklarımıza sınırı koyduk demektir. Mesela binlerce yıldır her insanın kalbinde olan ‘AŞK’ ın bir tanımı hala yoktur, aslında Aşk’ı yaşanılır kılan da onun bir tanımının olmamasıdır. Her gönülde farklı yaşanır aşk; herkes için farklı anlamlar ifade edebilir. İşte bu sebepledir ki Hz. Adem’den bu yana insanlığın kalbinden hiç eksik olmamıştır.
Bende hayatımda bazı şeylerin tanımını yapmadan yaşamayı seven biriyim. Aşkın, ailenin dostluğun ve gün gelir de zihnimi daraltır, başarımı azaltır diye lojistiğin tanımını hiç yapmamaya çalıştım ve var olan tanımlarına da kafamda baş kaldırdım hep. Hiç bir zaman sınır koymadım ki gün gelir de sınırları aşmak gerekirse zorluk çıkmasın diye. Şimdiler de ileriye yönelik lojistik ile alakalı öyle tahminler ve projeler var ki eminim onlarda zihinlerinde tanımla gezmeyen akıllı insanlar tarafından tasarlanmakta.
Lojistiğin temeli taşımadır. Taşımanın olmadığı bir yerde tedarik zinciri yönetiminden, lojistik yönetiminden söz etmek olası değildir. Kara yolları bir vücudun damarları gibidir. Bu yollar üzerinde hareket eden taşıma araçları da alyuvarlarımızı ve akyuvarlarımızı oluşturur. Vücudumuzun sağlığı nasıl kan dolaşım sitemimizin sağlıklı olmasına, üzerindeki tansiyon dediğimiz basımcın yüksek olmamasına, damar tıkanıkları bulunmamasına, kesiklerle dolaşımın tıkanmamasına bağlı ise; ülkemizin de ekonomik gelişmesi kara yollarımızın alt yapısının güçlenmesine, ana arterler olan oto yolların çalışmasına, köprülerin tıkanmamasına, şehre giriş ve çıkış saatlerinin serbestliğine, yollarda oluşan kazalarla trafiğin aksamamasına bağlıdır. (daha&helliip;)