Bir zamanlar bir efsane olarak dillere düşen ve uzaylıların etkisinin söylentilerinden, bilimsel araştırmalara kadar varan, birçok dedikodu ve ciddi çalışmaya konu olan “Bermuda Şeytan Üçgeni” adında bir yer vardı. Burası, Bermuda, Miami ve Puerto Rico’daki San Juan noktalarının birleştirilmesiyle ortaya çıkan üçgen şeklindeki yerde kaybolan gemilerin ve uçakların kaybolma sebeplerinin bulunamamasıyla ünlenmişti. Gerçi son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalarla buna ciddi bir açıklama getirildiyse de bu konuyu hala uzaylılara ve açıklanamayan olaylara bağlamakta ısrarlı olan çok kişi var.
(daha&helliip;)
Çok sevdiğim ve ara sıra anlattığım bir fıkrayı sizlere aktarmak istiyorum. Fırtınalı bir denizde ilerleyen savaş gemisinin komuta mürettebatı, ileride bir ışık fark etmiş ve hemen ışıkla mesaj vererek önlerinde olduğunu düşündükleri geminin rotasını, sancak tarafına 3 derece çevirmesini istemişler. Ancak karşıdan yine ışıkla gelen cevap da siz rotanızı 3 derece iskele tarafına (tam aksi yöne) çevirin dermiş. Bu cevaba içerleyen komutan, hemen kendilerinin bu manevrayı yapmayacağını ancak karşıdakinin rotalarından 3 derece sancak tarafına geçmesi gerektiğini ısrarla bildirmiş. Karşıdan gelen cevap çok basit ve sade. “Siz rotanızı 3 derece iskele tarafına çeviriniz” şeklinde olmuş. Buna kızan komutan “Burası büyük bir savaş gemisi, siz rotamızdan çekilmezseniz size ateş edebiliriz” diye bir uyarı göndermiş. Karşıdan gelen cevap yine kısa ve öz. “Burası filanca deniz feneri, siz rotanızı değiştirmezseniz karaya oturabilirsiniz” olmuş.
(daha&helliip;)
Geçen haftaki sohbetimizin başlığı, “Havadan para kazanmak ve ihracat yapmak” birçok dostumuzun dikkatini çekmiş olsa ki arayıp görüş bildirenler ve diğer alternatif enerji sistemlerinden bahsedenler oldu. Doğal olarak güneş enerjisi de bunların önde gideni oldu. Hatay/İskenderun kökenli ve oranın doğasına ve havasına bağımlı birisi olarak, yılın neredeyse her gününde ışıyan güneşe ilgi duymamak mümkün değil.
Sohbetimize konu aramak için haberleri tararken, gazeteniz DÜNYA’nın dünkü sayısının son sayfasında gördüğüm bir haber çok ilgimi çekti. Haberde “Nevşehirli bilgisayar mühendisi Hakan Kır, uzun süre üzerinde çalışarak geliştirdiği bir aparat sayesinde, klimaları güneş enerjisi ile çalıştırarak elektrik giderinden tasarruf sağlıyor” deniliyordu. Merak edip araştırdım ve Doğuş Güneş Enerji Sistemleri Genel Müdürü Sayın Hakan Kır ile ilginç bir telefon sohbeti yaptım. Başka bir ürünleri ile GESİAD 2012 inovasyon ödülünü aldıklarını ve Ar-Ge çalışmalarının hızla devam ettiğini öğrendim.
(daha&helliip;)
Eskiden duyduğum bir deyiş ara sıra kulağımda yeniden çınlar, “Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı?” Aslında okuyan ve bir zamanlar (internet yokken) gözlerinde harfler dolaşan birisi olarak, çok okumanın getirdiklerini çok iyi biliyorum. Ancak özellikle ihracat işine girip 50’nin üzerinde ülkeye sadece iş seyahati yapınca, çok gezen mi bilir ifadesinin de ne kadar önemli olduğunu öğrendim.
Akdeniz kıyılarında geçen çocukluğumuz sırasında denizden çıktığımızda, su hortumu içerisinde ısınıp kalan sıcak suyu hangimizin kullanacağı konusu epey tartışma yaratmıştır. Şimdi ise her evin çatısında gördüğümüz, güneşten su ısıtan sistemlerin nasıl daha estetik olabileceğini tartışıyoruz. Ayrıca o yerlerde kışın hava pek de soğuk olmadığı için, neden güneşle ısınan suların ev ısıtmasında kullanılmadığını ve ayrıca ev ısıtması için neden sistem geliştirilmediğini merak eder dururuz. Belki böyle sistemler vardır amma ya pazarlaması iyi yapılmıyor ya da fiyatı pahalı ve talep bulmadığı için bizler de duyamıyoruz.
(daha&helliip;)
Geçtiğimiz hafta, Zonguldak / ZONİAD tarafından organize edilen çalışma dizisini bitirdik. Neden ihracat yapmak gerektiği ile başlayıp, strateji kurmakla devam edip, hedef pazar araştırmaları ve değerlendirmeleri ile bitirdik. Her zaman olduğu gibi, konuların içerisine serpiştirilen örnekler gerek kendi tecrübelerimizden, gerekse ihracatçı dostlarımızdan derlediğimiz örnekler olduğu için, katılımcı dostlarımıza çok ilginç gelmişlerdi. Katılımcı dostlarımızdan birisi, ihracatın bu kadar keyifli ve heyecan verici bir iş olduğunu öğrenmekten duyduğu memnuniyeti belirtirken, karşılaşılabilecek ani değişikliklere doğru tepki verebilmek için, doğru bilgi ile hareket etmenin önemini bir kere daha anladığını belirtmişti. Şehirlerarası yolda giderken girdiğim keskin bir dönemeçte, uyarı levhasındaki hızda olmama karşın, yağış nedeniyle arabamın kayması sonucu gösterdiğim tepki ve aldığım olumlu sonuç, bana yine geçen hafta yaptığımız, ralli sürüşü ve kriz yönetimi benzeşmesi sohbetini anımsattı.
(daha&helliip;)