İçinde bulunduğumuz modern çağ, çokça kavramın için boşalttığı gibi çokçasının da içini gereksiz yere doldurmaktadır.
Geçenlerde gitar çalıp söyleyen bir sanatçımızın “rock bir müzik türü değil, yaşam tarzıdır” sözüne denk geldiğimde bu fikrim daha bir pekişti.
Bunun gibi ortada gezen sözlerden biri de “lojistik bir sanattır” şeklindeki yaklaşım.
Durumu irdelemek için önce sanat nedir, ona bakmamız gerekir diye düşünüyorum;
Duygu, düşünce, coşku ve hayallerin ses, söz, çizgi, renk, biçim, ritim gibi unsurlarla güzel, özgün ve etkileyici biçimde ifade edilmesi, sanat olarak adlandırılır.
Sanatın ayırıcı özeliği; günlük, basit, sıradan şeylerin üstünde olmasıdır.
Tamam, bir iş, bir meslek ya da operasyonda, güzel ve etkileyici niteliklerin bulunması, onu sanata yaklaştırır. Kabul. Yani insan, bir işi ne kadar yüceltebiliyor, ona ne kadar güzel, etkileyici ve özgün bir hava katabiliyorsa, sanat gerçeğine de o kadar yaklaşıyordur.
Ama yapılan, başka bir şeydir.
(daha&helliip;)