Ülkemiz taşımacılık, depolama, gümrükleme, sigorta, katma değerli hizmetler, sipariş ve stok yönetimi, tamamlayıcı ve destekleyici faaliyetlerin bütünleşik bir şekilde gerçekleştirildiği “Lojistik” kavramını benimsemiştir. Lojistik faaliyetlerin Tedarik Zinciri Yönetimi bakış açısıyla gerçekleştirilmesi, uluslararası rekabet açısından ülkemize önemli üstünlükler sağlayacaktır. Martin Christopher’ın dediği gibi bundan sonra rekabet şirketler arasında değil şirketlerin içinde yer aldığı tedarik zincirleri arasında olacaktır. Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi açısından gereken bilgi, beceri ve yetkinlik düzeyleri çok farklıdır. Bu açı planlama ve proje yönetimi, stok yönetimi, süreç yönetimi, sistem analizi, simülasyon, istatistik, modelleme, optimizasyon, bilişim ve iletişim teknolojileri vb konularında çok daha kapsamlı bilgi ve deneyim gerektirmektedir. Söz konusu bilgi ve becerilerin yanı sıra analitik düşünme, iletişim, takım çalışması, gibi yetkinlikler de gerekmektedir. Bu bilgi, beceri ve yetkinlikler düzeyi genelde yüksek öğrenim mezunlarının sahip olabilecekleri bir düzeydir. Dolayısıyla taşımacılıktan lojistiğe, lojistikten tedarik zinciri yönetimine geçiş aşamasında olan sektörün, hele önümüzdeki yıllarda lojistik ve tedarik zinciri konularında bilgili ve yetenekli yüksek öğrenim mezunlarına gereksinimi çok daha fazla olacaktır.
Yarışmanın amacı:
- Araştırmacı, meraklı ve yaratıcı gençlere fikirlerini aktaracağı bir ortam oluşturmak,
- Sektörün sorunlarını üniversite öğrencilerimize aktarmak,
- Üniversite öğrencilerimizin vaka çözümleme becerilerini geliştirmektir.
Kariyerimizi planladığımız üniversite yıllarımızda, her zaman hangi alanda başarılı ve mutlu olacağımızı merak ederiz. Bu kapsamda okuyarak ve danışarak bilgi edinmeye çalışırız. Lojistik Vaka Yarışması, sizlere lojistik ve tedarik zinciri yönetimini tanıtan, üzerinde proje ve takım çalışması yapabileceğiniz ve sonrasında kariyer planlarınızı yeniden değerlendireceğiniz tatlı ve öğretici bir rekabet ortamı sunmaktadır. Bunun yanı sıra sahip olduğunuz tüm teorik bilgilerle gerçek lojistik ve tedarik zinciri problemlerine çözümler bulma fırsatı elde edeceksiniz.
Çözümlerinizin doğruluğu ve hassasiyeti kadar emeğinizi nasıl sunduğunuz da ön plana çıkacak ve değerlendirilecektir. Önceki lojistik vaka yarışmalarını katılan ve dereceye giren arkadaşlarımızın önemli bir kısmı artık lojistik ve tedarik zinciri yönetimi alanında çalışmaktadır. Romalıların dediği gibi “Yalınlık gerçekliğin belirtisidir”. Birikimlerinizi kendiniz için faydaya çevirmek adına hepinizi bekliyoruz…
Katılım Koşulları
1) Yarışma aşağıda belirtilen üç kategoride düzenlenmektedir:
- Kategori A: Program Adında Lojistik Kelimesi Olan Lisans ve 4 Yıllık Yüksek Okul Öğrencileri
- Kategori B: Program Adında Lojistik Kelimesi Olmayan Lisans ve 4 Yıllık Yüksek Okul Öğrencileri
- Kategori C: Program Adında Lojistik Kelimesi Olan 2 Yıllık Meslek Yüksek Okul Öğrencileri
- Kategori D: Yabancı Ülke Üniversite Öğrencileri
2) A, B ve C kategorilerinde yarışma dili (rapor ve sunum) Türkçe, D kategorisinde İngilizcedir.
3) Yarışmaya takım olarak katılım söz konusudur. Takımlar 3 kişiden oluşur. Her takımda en fazla bir lisansüstü (doktora veya yüksek lisans) öğrencisi bulunabilir. Bir öğrenci sadece bir takımda yer alabilir. Takım üyelerinin çoğunluğunun başvurdukları kategorideki tanıma uyması gerekmektedir. Başvuru tarihinde mezun durumda olanlar yarışmaya katılamaz. Başvuru tarihinden sonra takım üyelerinde değişiklikler onay alınarak yapılabilir. Takım üyelerinin üniversite ve bölümleri veya programlarının çoğunluğunun olduğu üniversite bölümü/programı, takım üniversitesi bölümü/programı olarak adlandırılır. Bu sağlanmazsa ilk sıradaki takım üyesinin üniversite ve bölümü veya programı dikkate alınır.
4) Her kategoriden final aşamasına en yüksek puanlı en fazla iki takım katılır. En yüksek puanlı takımın aynı üniversite bölüm veya programından olması halinde takip eden en yüksek puanlı farklı üniversite bölüm veya programından olan takım finale katılır.
5) Katılım ücretsizdir.
6) Tüm başvurular en geç 1 Mart 2021 tarihi mesai bitimine kadar www.loder.org.tr ve www.marslogistics.com adresinden yapılacaktır. Başvurularda web üzerindeki ilgili başvuru formu eksiksiz doldurulmalıdır.
7) Yarışma iki aşamadan oluşmaktadır. İlk Vaka, takımların e-posta adreslerine 8 Mart 2021 tarihine kadar gönderilecek ve LODER web sayfasında ilan edilecektir.
8) Takımlar raporlarını 19 Nisan 2021 mesai bitimine kadar info@loder.org.tr e-posta adresine göndereceklerdir. Gönderilen raporlar literatürün yanı sıra diğer gelen raporlar dikkate alınarak intihal/alıntı (turnitin vb.) kontrolünden geçirilecek ve %50 üzerinde benzerlik gösterenler değerlendirmeye alınmayacaktır.
9) Finalistler 17 Mayıs 2021 tarihinde web üzerinden duyurulacak, ayrıca sonuçlar tüm katılımcıların e-posta adreslerine gönderilecektir.
10) Final aşaması öğrenciler ve jüri üyelerine uygun bir tarihte İstanbul’da yapılacaktır. Final vakası sunum gününden 2 gün önce tüm öğrencilere eş zamanlı olarak e-mail ile gönderilecektir ve 5 saat süre sonunda takımların çözümlerini info@loder.org veya info@marslogistics.com adreslerine atmaları gerekecektir. Finalistler 2 gün sonra bu sunumları jüri önünde sunacaktır. Sunum sırası kura ile belirlenir. Takımlar sadece kendisinden sonraki takımların sunumlarını izleyebilirler. Finalist takımlar, final aşamasına kendi bilgisayarları ve kaynakları ile katılabilirler. Takımlara ödülleri final günü akşamı düzenlenecek bir törenle verilecektir.
11) Finale kalan öğrencilerin şehirlerarası ulaşım ve konaklama masrafları MARS LOGISTICS tarafından organize edilecek ve karşılanacaktır.
Ödüller
Tüm Kategorilerde Takımlara verilecek ödüller aşağıda belirtilmiştir;
BİRİNCİLİK ÖDÜLÜ: 6.000 TL (Her kategori için, birinci gelecek takıma ödenecek tutardır)
Son Başvuru Tarihi: 1 Mart 2021
Jüri Üyeleri
- Prof.Dr. Ömer Baybars TEK Yaşar Üniversitesi (emekli)
- Prof.Dr. Tunçdan BALTACIOĞLU İzmir Ekonomi Üniversitesi (emekli)
- Prof.Dr. Mehmet TANYAŞ Maltepe Üniversitesi
- Prof.Dr. Gülçin BÜYÜKÖZKAN Galatasaray Üniversitesi
- Prof.Dr. Okan TUNA Dokuz Eylül Üniversitesi
- Prof.Dr. Birdoğan BAKİ Karadeniz Teknik Üniversitesi
- Prof.Dr. Umut TUZKAYA Yıldız Teknik Üniversitesi
- Prof.Dr. Elif KONGAR University of Bridgeport
- Prof.Dr. Zafer ACAR Piri Reis Üniversitesi
- Prof.Dr. Köksal HAZIR Mersin Toros Üniversitesi
- Doç.Dr. Ezgi UZEL Beykoz Üniversitesi
Önceki yazımlarımdan Lojistik Yönetimi ve Tedarik Zinciri Yönetimi’nin ne kadar kıymetli ve olmazsa olmazımız olduğunu az çok kavradığımızı düşünüyorum. Kısaca hatırlamak gerekirse; Tedarik Zinciri Yönetimi bir ürünün tarladan çatala olan tüm çerçevesini kapsamaktadır. Bir başka deyişle; ürünün daha tohum halinden yediğiniz yemeğe kadarki sürecidir. Lojistik Yönetimi ise zincirler arasındaki bağdır. Taşınması, paketlenmesi, stoklanması, depolanması, müşteri hizmetleri gibi aktiviteleri mevcuttur ve hepimizin bildiği olmazsa olmazı “Lojistiğin 7D Kuralı” bulunmaktadır. Bunlar; Doğru ürün, Doğru miktar, Doğru biçim, Doğru zaman, Doğru kaynak, Doğru yol, Doğru fiyat. Bunlardan biri bile doğru olmaz ise müşteriyi kaybetme şansımız çok yüksektir. Örneğin; Amerika’dan bir adet haftaya Salı gününe 10.000 TL’lik bilgisayar siparişi verdiniz. Ürün Salı değil de Perşembe günü geldi. Firma hakkında negatif düşünmez misiniz? Veya ürün Amerika’dan değil de başka bir ülkeden geldi. Firma hakkında negatif düşünmez misiniz? Veya üründen 2 adet geldi. Firma hakkında negatif düşünmez misiniz? Veya ürün eksik parçalı geldi. Firma hakkında negatif düşünmez misiniz? Veya ürünün fiyatı yükseldi ve size ekstra fatura çıktı. Firma hakkında negatif düşünmez misiniz? İşte bu 7D’den 1 tanesi bile yanlış olursa müşteriyi kaybetme hatta ve hatta pazardan silinme olasılığınız yüksek olur.
Lojistik Yönetimi ve Tedarik Zinciri Yönetimini hızlıca hatırlatma yaptıktan sonra alanında uzmanlaştığım bölüme giriş yapıyorum.
Şimdi, bu zamana kadar anlattıklarım hep ürün vb. kargo üzerineydi. Bundan sonraki yazacaklarım insanlar yani bire bir bizi ilgilendiren kısmı.
“İnsani Yardım Lojistiği (Humanitarian Aid Logistics)”.
Bilindiği üzere değişen ve gelişen Dünyamızda birçok doğal ve insan kaynaklı afetler meydana gelmektedir. Depremler, savaşlar, yangınlar, kasırgalar, seller, tsunamiler, heyelanlar, erozyonlar, donlar, çığlar kıtlıklar, hortumlar vs. Dünyamızda 31 farklı doğal afet yaşandığı gözlemlenmiştir. Elbette bu doğal afetler ülkeden ülkeye hatta ilden ile değişiklik göstermektedir. Türkiye’de en çok görülen doğal afetler sırayla dolu, sel, taşkın, don, heyelan, kasırgalar, kuraklık, şiddetli yağış, yıldırım, çığ ve kar olduğunu araştırmalarım sonucunda söyleyebiliriz.
Bu durumlarda kriz yönetimi oldukça hassas ve önemli bir konudur. Çünkü bir tarafta depremde, selde, yangında veya kasırgada evini, eşyasını kaybetmiş ihtiyaç sahibi kişiler bir tarafta da onlara gıda yardımı, hijyen paketi yardımı, kıyafet yardımı veya nakdi yadım yapmak isteyen yardımsever kişiler. İşte tam da bu noktada İnsani Yardım Lojistiği devreye girmektedir ve bunların müthiş bir şekilde yönetilmesi gereklidir. Çünkü yardımların doğru yerde, doğru miktarda ve doğru zamanda olması çok önemlidir. Elbette bu alanda da birçok görev yapan kurum ve kuruluşlar ülkemizde bulunmaktadır (AFAD, Kızılay vb.).
Bu kurum ve kuruluşlar tahmin, talep, tedarik, ulaşım kısacası Lojistik Yönetiminin planlanmasıyla birlikte gelen yardım paketlerini doğru miktarda, doğru yere ve doğru zamanda gönderebilmeleri büyük önem taşır.
Bir senaryo üzerinden konuyu daha da pekiştirelim. Farz edelim ülkenin birinde 2040 yılının haziran ayında bir yangın meydana geldi ve kimi insan evlerini, kimileri de eşyalarını kaybettiler. A noktasındaki ihtiyaç sahipleri çocuklu aileler, B noktasındakiler ise yaşlı bireylere sahip aileler olarak belirleyelim. Bir tarafta da yardımsever vatandaşların olduğunu varsayalım. Elimizde 6 kamyon oyuncak ve bebek bezi var ve bunları A noktasına götürmemiz gerekiyor. Şimdi, Lojistik Yönetiminin planlamasını çok iyi yapmamız gerektiğini biliyoruz ancak farz edelim ki planlamayı çok da iyi yapamadık ve A noktasına götürmemiz gereken yardım paketini haziran ayında değil de kasım ayında götürdük üstelik B noktasına. Eyvah!!!! Çünkü orada yaşlı bireyler var ve zaman oldukça ilerlemiş. İşte yanlış zamanda yanlış yere götürdük ve sonuç hüsran. Ne yardımseverlerin istekleri yerine geldi ne de ihtiyaç sahiplerininki. Elbette bu örnekleri çoğaltmamız, senaryolar üretmemiz mümkün. Temelde dikkat etmemiz gereken noktalar şunlar; doğru zaman, doğru yer, doğru miktar (right time, right place, right amount).
Uzun lafın kısası aslında bu afetlere ne kadar çabuk müdahale ettiğimiz ve ne derecede yararlı olduğumuzdur (yiyecek, yaralıların taşınması, ekipmanlar, arama kurtarma ekiplerinin afet bölgesine mesafesi, ilk yardım malzemeleri gibi) ve unutmayın! Her şeyden önemli olan “İnsan Hayatını Kurtarmaktır”.
Şekil 1: İnsani Yardım Lojistiği
Kaynak: Yontucu, Ayşe Begüm. Modeling eligibility for humanitarian aid distribution: The case of Syrian people under temporary assistance in Turkey. Yüksek Lisans Tezi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, 2019.
Değerli okuyucularım; dilerim “İnsani Yardım Lojistiği” kavramını bir nebze de olsa tarafınıza aktarabilmişimdir. Bir sonraki sürpriz yazımda buluşmak umudumla…
Kendinize her daim iyi davranın ve beni takipte kalın.
Bir önceki yazımda Lojistik Yönetiminin (Logistics Management) ne anlama geldiğini, öneminin ne kadar büyük olduğunu ve yaşamımızın tam da kendisi olduğunu kendi dilimce anlatmaya çalıştım. Kısaca hatırlamak gerekirse Lojistik Yönetimi; doğru ürünün doğru zamanda doğru miktarda doğru şekilde doğru yere ulaştırılmasına verilen isimdir.
Peki, bu ürünlerin tedariği nasıl oluyor? Üreticiden tüketiciye nasıl gidiyor?
İşte tüm bu soruların cevaplarını ise bize Tedarik Zinciri Yönetimi (Supply Chain Management) veriyor. İlk üreticiden son tüketiciye veya tarladan çatala kadar ki süreçte yer alan tüm operasyonları, bilgi akışlarını, tedarikçi & hammadde bilgilerini, yönetimsel & lojistik faaliyetlerini, insan & finansal kaynaklarını ve müşterilerini kapsayan bir kavramdır. Bir başka deyişle tedarikçiden müşteriye kadar ki süreçte ürün hizmet ve bilginin taşınmasıdır.
Lojistik ile tedarik zinciri iç içe olduğu için arasında benzerlik oldukça fazladır. Genellikle çok karıştırılmalarına rağmen; Lojistik Yönetimi, Tedarik Zinciri Yönetiminin bir parçasıdır ve en önemli halkasıdır.
Tedarik Zinciri Yönetimini adı üstünde bir zincir olarak düşülebiliriz. Bu zincirin halka sıraları da (1) tedarikçi (supplier), (2) üretici firma (manufacturer), (3) perakendeci (retailer) ve (4) müşteri (customer) olarak tanımlayabiliriz. “Lojistik bunun neresinde?” dediğiniz duyar gibiyim. Lojistik her bir halkayı birbirine bağlayan kısımdadır. Şekil 1’de detaylı olarak gösterilmiştir.
Şekil 1: Tedarik Zinciri Yönetimi
Şekil 1’den anlayacağımız gibi Lojistik Yönetimi bir sistemdir. Eğer Lojistik Yönetiminin bir tanesi bile aksar ise tüm halkalar olumsuz etkilenir. Örneğin; ürün tedarikçiden üretici firmaya ulaştırma aşamasında kamyonda veya gemide veya trende veya uçakta bir sıkıntı meydana geldi ve kargo üretici firmaya ulaşamadı. Böylece perakendeci de kargosunu alıp müşterisine satış yapamadı ve zincir tamamen dağıldı. Verdiğim örnek Lojistik Yönetiminin sadece sevkiyat problemidir. Daha farklı problemler de meydana gelebilir (depoda, stok yönetiminde, üretimde, paketlemede, elleçlemede vs.).
Yukarıda da bahsettiğim gibi Lojistik Yönetimi ve Tedarik Zinciri Yönetimini ayrı düşünmek imkânsızdır. Ancak arasında bazı farklılıklar da vardır. Bunlar tablo 1’de sergilenmiştir.
Tablo 1: Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi Arasındaki Kavramsal Farklar
LOJİSTİK YÖNETİMİ BAKIŞ AÇISINDAN
- Lojistik; üretim, yer seçimi, envanter, istifleme ve taşımacılık gibi firma içerisinde meydana gelen bütün operasyonel faaliyetleri içerir.
- Tedarik noktasından son kullanıcıya doğru olarak ürünün ve iki yönlü olarak ilgili bilginin akması yoluyla arzulanan düzeyde müşteri yanıtının sağlanması Lojistik Yönetiminin hedefidir.
- İnsan kaynakları ve ekipman teknolojisi lojistik faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütebilmek için gerekli olan önemli unsurlardır. Diğer bir Lojistik Yönetimini firmanın lojistik ihtiyaçlarına yönelik olarak gerçekleştirilen stratejik yönetim faaliyetleridir şeklinde adlandırabiliriz.
TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ BAKIŞ AÇISINDAN
- Tedarik Zinciri Yönetimi ise ürünlerin pazara sunulması esnasında zincir üzerinde bulunan bütün firmaların lojistik fonksiyonlarının birbirlerini etkileyerek operasyonel etkinliğin ve müşteri yanıtının sağlanması halinde varlığından söz edebileceğimiz bir kavramdır.
- Etkin müşteri yanıtının, firmalar arasında kurulan koordinasyon sayesinde en düşük toplam maliyetle sağlanması Tedarik Zinciri Yönetiminde hedeflenmektedir. Bu amaçla iki yöntem kullanılmaktadır. Bunlar; (1) yayılmış üretim ve (2) parçaların birbirleriyle uyumlu olarak birleştirilebilmesini ifade eden modüleritidir.
- Değer zinciri üzerindeki firmalar arasında iş birliğinin sağlanabilmesinde bilgi teknolojilerinden faydalanılması önemlidir. Bu sayede firmalar arasında kazan-kazan politikası oluşturulabilmektedir. Bu nedenle Tedarik Zinciri Yönetimi için firmalar arasında kurulan stratejik koordinasyon şebekesidir diyebiliriz.
Kaynak: Karakadılar, İ., S., Key Success Factors for Strategic Logistics and Supply Chain Management to Enhance Competitiveness, 2005: 98
Değerli okuyucularım; umarım “Tedarik Zinciri Yönetiminin tanımı ve Lojistik Yönetimi ile ilişkisi” yazımda istenilen bilgiyi tarafınıza aktarabilmişimdir. Bundan sonraki yazımda da uzmanlık alanım olan “İnsani Lojistik” terimini ele almayı planlıyorum.
Kendinize iyi davranın ve beni takipte kalın.
Türkiye’nin tedarik zinciri alanında düzenlenen en prestijli ve tek uluslararası etkinliği olma özelliği taşıyan International Supply Chain Camp bu sene 16.sı ile 18-20 Şubat’ta katılımcılarını bekliyor.
Üretimden satışa, ticaretin kalbi tedarik zincirinin zirvesinde yer alan firmalar, üst düzey yöneticileri, ülkenin dört bir yanından katılımcılar ile online platformda buluşuyor.
Etkinlik içeriği;
- Seminerler,
- Workshoplar,
- Paneller,
- Tedarik Zinciri Oyunları,
- Kariyer Fuarı,
- Inspire Talklar,
- Firmalarla birebir iletişim imkanı,
Katılımcı firmalardan bazıları;
- BOSCH
- Unilever
- Turkcell
- TEDAR
- Yıldız Holding
- Fevzi Gandur Logistics ve daha fazlası sizlerle!
16th International Supply Chain Camp bu yıla özel online olarak gerçekleşmektedir. Tedarik zinciri alanını merak eden ve kariyerini bu sektöre yöneltmek isteyen herkese 18-20 Şubat’ta kapılarını açıyor!
TEDAR’dan Tuğrul Günal ve Dr. Hakan Çınar “Pandemi Döneminin Global Ekonomiye, Şirketlere ve Tedarik Zinciri Yönetimlerine Olan Etkileri” konulu paneliyle 16th International Supply Chain Camp’te.
Turkcell’den Logistics Manager Ömer Faruk Erkal 16th International Supply Chain Camp’te sizlerle!
Unilever’dan Customer Service & Logistics Director Alper Kulak “Supply Chain Resilience During Crisis” konulu konuşmasıyla 16th International Supply Chain Camp’te sizlerle!
Fevzi Gandur Logistics’ten Hava ve Deniz Taşımacılığı Genel Müdürü Hasan Şafak “E-Ticaret, Lojistiğin Geleceği ve Fulfilment Çözümleri” konulu konuşmasıyla 16th International Supply Chain Camp’te sizlerle!
Yıldız Holding’ten Tedarik Zinciri Direktörü Bora Tanyel, “Pandemi Sonrası Yeni Normalde Son Nokta Teslimat ve Dijital Trendler” konulu konuşmasıyla 16th International Supply Chain Camp’te sizlerle!
Bosch’tan gelen alanında uzman konuşmacılarımızla “Sanayide Dijital Dönüşüm, Veriden Verime” konulu konuşmasıyla 16th International Supply Chain Camp’te sizlerle!
16th International Supply Chain Camp Seminer Başvuru Formu için tıklayınız.
Bir gününüz nasıl geçiyor? Sıklıkla yaptığınız işler neler? Sevdiğiniz okulda & bölümde okuyor musunuz veya her gün gitmek zorunda olduğunuz işiniz var mı? Hangi tür yiyeceklerden hoşlanırsınız?
Şimdi siz bir yandan bu soruların cevaplarını düşünürken bir yanda da sormamdaki amacın ne olduğunu tahmin etmeye çalışıyorsunuz. Yazımda anlatacağım konu, sizin ve bizim hayat noktamız. Var olma sebebimiz. Olmazsa olmazımız. Çünkü o olmazsa insanlık durur. Hayat dengesi alt üst olur. Yaşam ve tüm canlılık sona erer. O ne mi? O LOJİSTİK. Peki, lojistik hayatımızın neresinde? Haydi, gelin birlikte irdeleyelim, birlikte öğrenelim.
Her insan her canlı gibi doğar, yaşar, büyür ve ölür. Bu dört aşamanın her anında lojistiğin rolü yadsınamaz. Şöyle anlatayım; doğmamış olan bir bebek anne karnındaki gelişimini tamamlayabilmesi için 9 aylık bir sürece ihtiyacı vardır. Bunu depolanmak olarak adlandırabiliriz. Anne adayı bu süreç içinde bebeği için bir takım hazırlıklar yapar. Bebek kıyafetleri, yatak odası, oyuncakları, bebek bakım ürünleri vs. talep doğrultusunda öncelikle tahminlerde bulunur, ihtiyaç planlaması yapar ve satın alır. Derken doğum anı anne hastaneye ulaştırılır ve bebeği ile yeni yaşamına başlar.
Diğer bir yandan (kötü bir örnek olacak ama en vurgulayıcı anlatım olacağı için kusura bakmayın) hayatın acı gerçeği olan öteki dünyaya göç durumu vardır. Vefat eden kişinin yakınları onun için helva kavurur, lokma döktürür, dualar okur. O helvanın paketlenmesi, üretim planlanması, stoklanması, malzeme işlemleri, siparişi, dağıtım planlanması gibi durumları mevcuttur.
İşte doğumdan ölüme kadar ki tüm süreç lojistiği kapsar. Lojistik aktivitelerine işaret eder. Şu anda bu yazıyı okumanız için gerekli ekipmanlar da lojistikten geçti. İçtiğiniz suyun, yediğiniz ekmeğin, giydiğiniz kıyafetin size ulaşana kadar ne tür yollardan ne tür lojistik aktivitelerinden geçtiğini hiç düşünmüş müydünüz?
Lojistik sadece taşımacılıktan ibaret değil hayatımızın ta kendisidir. Başa dönersek; lojistiği hayatımızdan çıkartsak ne olurdu? Ben söyleyeyim. Dünya üzerinde yaşam dururdu.
Lojistik kelimesi Latin kökenlidir. “Logic” anlamındaki mantık ve “Statistics” anlamındaki istatistik kelimelerin birleşiminden doğan bir kelimedir. Yunanca da “Logistikos” olan kelimenin tam anlamı “mantıklı hesap” demektir. Bir başka deyişle “hesap kitap yapma bilimi” ve “hesapta becerikli” diye de adlandırılabilir.
Lojistik genel tanımı ile; bir ürünü doğru zamanda, doğru miktarda, doğru yere, doğru şartlarda, doğru maliyetle, doğru müşteriye, doğru ürünün ulaşmasıdır.
Lojistik aslında yüzyıllar öncesine dayanan bir kavramdır. Savaşlarda, askeri alanlarda sıklıkla kullanılan bu kavramın esas çıkış noktası II. Dünya savaşıdır. O sırada ne kadar kıymetli ve gerekli bir kavram olduğu ortaya çıkmış ve artık lojistiğe bilimsel bir gözle bakılmaya aynı zamanda da uygulanmaya başlanmıştır. Peki, ordular lojistiğe neden ve nasıl ihtiyaç duymuştur?
Savaş esnasında kalabalık ordudan çok savunma sanayisinin yani silahların, araç ve donanımlarının öneminin çok daha büyük olduğunu anlamışlardır. Yani 100.000 kişilik sadece silahlarıyla dolu askeri orduyla mı savaştan zaferle ayrılmak vardır yoksa 30.000 kişilik devasa ekipmanlara sahip orduyla mı savaş kazanılır? Bir başka deyişle ellerinde sadece birer silahla birer tüfekle 80.000 askerin savaşa gitmesiyle; bazuka, el bombası, zırhlı personel taşıyıcı, makineli tüfek gibi teçhizatı olan ve sadece 20.000 askeri güce sahip bir ordunun savaşması ve zaferle dönmesi arasında sizin de tahmin edebileceğiniz gibi çok ciddi ve bariz fark vardır.
Diğer bir yandan devasa savaş ordusunun gıda hizmeti, barınacakları yer gibi temel ihtiyaçlarına da cevap vermek gerekliydi. İşte tüm bunların doğrultusunda lojistik desteğin zaruri bir ihtiyaç olduğu kanısına varıldı. Çünkü mükemmel bir lojistik desteği olmadan zafer meşalelerinin yanamayacağını tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek.
II. Dünya savaşı sonrasında ABD’de lojistiğin öneminin ne kadar büyük olduğunu gördü ve 1960 yılından günümüze kadar süre gelen lojistik hizmetlerinden faydalanmaya başladılar. Böylece lojistiğin ne kadar kıymetli bir kavram olduğu tüm dünya öğrenmiş oldu.
Değerli okuyucularım; umarım “lojistik” teriminin ne anlama geldiğini ve öneminin yadsınamayacak derecede ne kadar büyük olduğunu az çok anlatabilmişimdir. Bundan sonraki yazımda Lojistik ve Tedarik Zinciri arasındaki bağı anlatan kendimce paylaşımda bulunmayı planlıyorum.
Kendinize iyi davranın ve beni takipte kalın.