“İhtiyaç Her İcadın Anasıdır” demiş atalarımız. Gerçekten de her yeni ürünün neden yapıldığına baktığımızda, ya o alandaki bir boşluğu doldurduğunu ya da hayatımızı veya üretimimizi kolaylaştıracak bir niteliğe sahip olduğunu görüyoruz. Bazen öyle ürünler çıkıyor ki “bu da neye yarayacak” diye yorum yaptırsa da daha sonra kişisel veya iş hayatımızda aldığı yer, herkese şapka çıkarttırıyor.
IBM şirketinin bir zamanlar başkanlığını yapan Thomas J. Watson adlı kişiye atfedilen meşhur “en fazla 5 bilgisayar için pazar vardır, fazlasının satılabileceğine ihtimal vermiyorum” rivayetinin, doğru olması durumunda veya değiştirilmiş biçimde olması halinde bile, bugün için ne kadar şaşkınlıkla karşılanan bir ifade olduğu ortadadır. Nedeni de neredeyse dünyayı temelinden sarsan ve insan hayatının her noktasını etkileyen ve her şeyi hızlandıran ve başka buluşlara yol açan bir buluş olmasıdır.
(daha&helliip;)
Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Senirkent Meslek Yüksek Okulu öğrencileri tarafından 22-23 Mayıs tarihlerinde 1. Lojistik Günü etkinliği düzenlendi.
Sitemiz yazarlarından Emre İPEKÇİ’nin de katılım gösterdiği etkinlikte Ayrıca Dr. Doğan KARADOĞAN ve Beykoz Lojistik’ten Turhan BİLGİLİ konuşmalarıyla 2 gün öğrencilerle birlikte oldular.
Etkinliğin birinci gününde Tersine Lojistik konusu Emre İPEKÇİ tarafından işlendikten sonra, Turhan BİİGİLİ tarafından önce Dış Ticaret kavramı daha sonra da Dış Ticaret ve Lojistik kavramları birlikte incelenerek ilk gün tamamlandı.
(daha&helliip;)
Durup dururken bu soruda nereden çıktı şimdi diyebilirsiniz elbette, ama bana göre şu dönemde en çok birbirimize ve aynı zamanda kendimize sormamız gereken soru bu olsa gerek. Yolculuk ne tarafa?
Yüzyıl 21, sene 2012, dünya nüfusunun 7 milyarın üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Her yıl açlıktan ölen insan sayısı ise hala tam net değil. Çin’in nüfusunun 1.4, Hindistan’ın ise 1.2 milyarlar seviyelerinde olduğu düşünüldüğünde, bu iki ülkenin toplamının dünyanın üçte bir nüfusuna sahip olduğu görülüyor. Yıllardır, Çin – Çin – Çin deyip duruyoruz, yıllardır, dünyaya ucuz mal yapıp satan, rekabeti güç olan bir ülke olarak tehdit edeceğini ve ettiğini söylüyoruz. Bir gün çinçin diye kapımızı çalıp gireceğini ve kolay kolay da çıkmayacağını. Eh bu zaten oldu ve yaşıyoruz, rekabet etmek için deliler gibi çırpınıp, korumacı olabilmenin yollarını arıyoruz. Çin’in yanı sıra Hindistan, Endonezya¸ Pakistan ve Bangladeş gibi ülkelerin de artan nüfusları ile, önemli güçler halini aldığını ve üretimlerimizi tehdit ettiklerini de görüyoruz.
(daha&helliip;)
Birleşmiş Milletlere bağlı kuruluşların küresel ekonominin gelişmesi için ön gördüğü stratejileri geçen yazımda ortaya koymuştum. AB’de benzer gerekçe ile üye ülkeler arasındaki ticaretin önündeki engellerin kaldırılması ve tek pazara haline gelmek için taşımacılık ve lojistiğin geliştirilmesini ele almaktadır. Bu sayede ülkeler tek bir pazar gibi, hiçbir limitleme ile karşılaşmadan, tek ekonomik sınır içinde hızlı, ekonomik, verimli ve sürdürülebilir bir şekilde ticaret yapabileceklerdir.
Alt detayları beyaz, mavi kitaplarda ve sektörel raporlarda detaylı olarak verilen AB taşımacılık ve lojistik stratejileri şu başlıklarda gruplanmaktadır.
(daha&helliip;)
Rekabet gücünün oluşturulmasıyla ilgili olarak ara sıra bir şeyler yazmaya çalışırız. Bununla ilgili olarak çıkan haberler de doğal olarak hemen ilgimizi çeker.
21 Mayıs Pazartesi yayınlanan gazetemizde, Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Mehmet Dudaroğlu ile yapılan bir söyleşi yayınlandı. Söylediklerinin hepsi önemli amma rekabetçilik penceresinden baktığınızda, ” yurtdışında marka satın almaktan daha öndeyiz ” ifadesi bizim için en çarpıcı olanıydı. Yakından tanıdığımız otomotiv yan sanayiinin önemini ve gücünü çok iyi biliyoruz. Yıllar yılı bu sektörde kalitesiz ve sadece fiyata odaklı üretim yapanların sektöre ve ülkeye verdikleri zararları tartışma ortamına taşımışızdır. Şimdi ise Sayın Dudaroğlu’nun ifadelerinde, Türk taşıt araçları yan sanayicilerinin, aranan tedarikçiler olarak Çin’e bile ürün satmaya başladıklarını görmek bizleri oldukça mutlu ediyor.
(daha&helliip;)