Türk Ticaret Kanunu Taşıma İşleri Hukuku Kapsamında Taşıyıcının Sorumlu Olmadığı Haller ve Sınırlı Sorumluluk
Taşıyıcının Sorumluluğu
1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Ticaret Kanunu 4. Kitap Taşıma İşleri Hukuku Madde 875 ile taşıyıcının, taşınmak üzere teslim alınan eşya ile ilgili sorumluluğu tespit edilmiştir. Eşyanın teslim alınmasından teslim edilmesine kadar oluşabilecek olan zıya, hasar ya da gecikmeden doğacak zararlardan sorumlu olduğu genel bir ifade ile not edilmiştir.
Zararın oluşmasında gönderenin ya da gönderilenin bir davranışı etkili olmuşsa ya da taşınmak üzere teslim alınan eşyanın özel bir ayıbının hasara sebep olması söz konusuysa, taşıyıcının sorumluluğunun tespitinde bu durumların ne kadar etkili olduğu dikkate alınmaktadır. Bu şekilde taşıyıcının belirtilen durumlardan dolayı oluşan bir hasardan sorumlu tutulamayacağı ya da belirtilen durumların katkısı nispetinde sorumluluktan kurtulacağı ifade edilmektedir.
875. Maddenin son bendinde gecikme durumu ayrıca not edilmiştir. Gecikme durumunda taşınan eşyanın ziya ya da hasarı söz konusu olmasa bile taşıma ücretinin gecikme ile orantılı olarak indirileceği belirtilmiştir. Bu durum taşıyıcının eşyada ziya veya hasar olmasa da gecikme ile ilgili sorumluluğunu belirlemiştir.
Taşıyıcının Sorumlu Olmadığı Haller
875. Madde ile genel çerçevesi tespit edilen taşıyıcının sorumluluğu; Madde 876, 877 ve 878’de belirtilen durumlar ile daha net hale getirilmektedir.
Madde 876 prensip olarak taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden dolayı oluşan zıya, hasar ve gecikmeden sorumlu olmayacağını belirtmektedir. Bu madde ile ilişkilendirilebilecek her durumun somut olarak kanıtlanabiliyor olması gerekmektedir. Bununla birlikte, taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği ve dolayısıyla sorumlu olmayacağı çok net durumlarda mevcuttur. Örneğin, eşyanın taşıyıcı gözetim ve kontrolündeyken meydana gelebilecek bir deprem hadisesi sebebiyle ziya olması ya da hasar alması net olarak taşıyıcının sorumluluğunda değildir. Bu durum Madde 876 kapsamında değerlendirilir ve taşıyıcının sorumluluğu söz konusu değildir.
Madde 877 ile araç arızaları kaynaklı ziya, gecikme ya da hasarlardaki durum tespit edilmiştir. Araç arızasına bağlı olarak oluşan ziya, hasar ya da gecikmeden taşıyıcı sorumludur. Araç arızasını sebep göstererek sorumluluktan kurtulması mümkün değildir.
Madde 878’de taşıyıcının sorumlu olmadığı haller spesifik olarak belirtilmiştir. Bu durumlar geçerliyse taşıyıcının oluşan ziya, hasar ya da gecikmeden sorumlu tutulması mümkün değildir.
MADDE 878- (1) Zıya, hasar veya teslimdeki gecikme, aşağıdaki hallerden birine bağlanabiliyorsa taşıyıcı sorumluluktan kurtulur:
a) Sözleşme veya teamüle uygun olarak üstü açık bir aracın kullanılmış olması yahut güverteye yükleme yapılması.
b) Gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlama.
c) Eşyanın gönderen veya gönderilen tarafından işleme tabi tutulması, yüklenmesi veya boşaltılması.
d) Eşyanın; özellikle kırılma, paslanma, bozulma, kuruma, sızma, olağan fire yoluyla kolayca zarar görmesine yol açan doğal niteliği.
e) Taşınacak paketlerin gönderen tarafından yetersiz etiketlenmesi.
f) Canlı hayvan taşıması. 11168
g) 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu ile diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan hükümlerin taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasını haklı gösterdiği haller.
878. Maddenin 2, 3, 4. ve 5. fıkralarında; 1. fıkrada belirtilen durumlara dayanarak taşıyıcının sorumluluktan kurtulabilmesi için gerekli şartlar da tespit edilmiştir. Taşıyıcının gönderenin özel talimatlarına uyması; sözleşme gereğince eşyayı sıcağa, soğuğa, ısı değişikliklerine, neme, sarsıntıya ya da benzer etkilere karşı özel koruma yükümlülüğü varsa buna uygun donanım seçimi yapması ve gerekli tüm önlemleri yapmış olması gerekmektedir. Taşıyıcı gerekli tüm tedbirleri almış, talimatlara uymuş ve sözleşme gereği yapması gerekenleri yapmış olması durumunda; 1. fıkrada belirtilen durumlara dayanarak sorumluluktan kurtulabilecektir.
Sınırlı Sorumluluk
Taşıyıcının sorumlu olduğu hasarlarda tazminata konu olacak tutarın tespitinin nasıl yapılacağı 880-886 maddeleri arasında belirlenmiştir.
Taşıyıcı, madde 880 ve 881 gereğine zayi olan eşyanın değeri ile birlikte zararın saptanması için yapılan zorunlu giderlerden sorumludur.
Madde 882 ile taşıyıcının sınırlı sorumluluğu ele alınmıştır. Madde 880 ve 881’e göre tespit edilecek olan tazminat tutarı; zayi olan eşyanın brüt ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Özel Çekme Hakkı bir para birimi olup TCMB kur listesinden günlük TL karşılığı belirlenebilir.
Taşıyıcının, taşıma süresinin aşılmasından doğan sorumluluğu, taşıma ücretinin üç katı ile sınırlandırılmıştır.
Taşıyıcı, zıya veya hasardan sorumlu olduğu hallerde, 880 ila 882’nci maddelere göre ödenmesi gereken tazminatı ödedikten başka, taşıma ücretini geri verir ve taşıma ile ilgili vergileri, resimleri ve taşıma işi nedeniyle doğan diğer giderleri de karşılar. Bu maliyetlerin karşılanması zayi olan eşya oranında yapılacaktır.
886. Madde ile taşıyıcının sorumluluğu sınırlama hakkının kaybı durumu ifade edilmiştir. Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı, sorumluluktan kurtulma hallerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz. Taşıyıcı bu durumda tam zayi durumunda toplam eşya bedelinden ve oluşan taşımayla ilişkili tüm maliyetlerden sorumludur. Kısmi zayi durumunda; zayi olan eşya bedeli ve orantılı olarak taşımayla ilişkili tüm maliyetlerden sorumludur.
Yurt içi eşya taşımacılığı yapan birçok taşımacılık firması; 2012 yılından beri geçerli olan bu kanun hükümlerinde netleştirilen sorumluluk şartlarına uygun bir ortamda faaliyetlerini yürütememektedirler. Buna sebep olan birçok farklı etken var olmakla birlikte; en önemlisi eşya sahiplerinin kanunda belirtilen sorumluluk şartları ve sınırlı sorumluluk ilkelerine göre tespit edilecek olan tazminat tutarını değil; toplam eşya bedelini talep etmeleridir. 2012 yılına kadar sektörün kendi içinde yarattığı bu durum hem taşıyıcılar hem de eşya sahiplerinde bir alışkanlık haline gelmiştir. Taşımacılık hizmeti veren firmalar arasındaki rekabet ortamı da bu durumu pekiştirmektedir. Taşıma hizmeti alan eşya sahipleri bu durumu o kadar içselleştirmişlerdir ki taşıyıcı ile böyle bir konu gündeme bile gelmemektedir.
Taşıyıcı firmalar, sektörün kendi kendine yarattığı bu durumu sigorta alımlarına da yansıtmaktadırlar. Taşıyıcı sorumlu olmadığı durumları da teminat altına alan bir sigorta ile maliyetlerini artırmaktadır. Bunun yerine görüştüğümüz tüm sektör mensuplarına ifade ettiğimiz çözüm, Nakliyat Emtea sigortasının eşya sahibi tarafından yapılması ve taşıyıcının da kendi hukuki sorumluluklarını teminat altına alacak olan sorumluluk sigortası yaptırmasıdır. Bu çözüme uyan lojistik firmaları olmakla birlikte birçok firma belirtilen çeşitli sebeplerden dolayı henüz bu sisteme ayak uyduramamışlardır. Uluslararası taşımacılık faaliyetlerinde geçerli olan konvansiyonlarda (CMR, CIM, Varşova, Hauge Visby, Montreal gibi) belirlenen sorumluluk şartlarına ve sınırlı sorumluluk ilkelerine göre hizmet veren taşımacılık ya da taşıma işleri komisyonculuk firmalarının; yurt içi taşımalarda da TTK hükümlerince hizmet sunmaları tüm taraflara maliyet avantajı yaratacak ve daha verimli bir iş ilişkisi oluşturacaktır.