Küresel ekonomideki hızlıca artan ticaret hacmi mal hareketlerinin artmasına ve sunulan katma değerli hizmetlerle beraber verilen hizmetin kompleks bir yapıya bürünmesine sebebiyet vermiştir. Bugün gelinen noktada uluslararası ticaret sadece mal akışını değil, aynı zamanda bilgi akışını da tetikleyerek informasyon teknolojilerinin de kendine küresel sahada bir yer edinmesini sağlamıştır.
Uluslararası ticarette başı çeken ülkelerin yavaşlayan büyüme hızları, gelişmekte olan ülkelere bir fırsat yaratırken; eskiden Dünya’nın sadece belli bölgelerinde daralan sermaye günümüzde yerkürenin tamamına yayılarak genişleme imkanı bulmuş ve yeni ticaret bölgelerinin ve pazarlarının da oluşmasına olanak sağlamıştır. Uluslararası bankacılık sistemlerinin uygulanabilirliği, serbest piyasa ekonomilerinin yaygınlaşması, milyar dolarların saniyeler içerisinde ülke borsalarına girip çıkabilmesi gibi unsurlar sermaye sahipleri nin rahat hareket edebilmesine ve ülkemiz gibi istikrarlı ekonomilerin daha çok tercih edilebilir olmasına olanak sağlamıştır. Bu durum aynı zamanda uluslararası yatırımların da ülkeye çekilebilmesini daha kolay bir hale getirmiştir.
Üretici ihracatçı bir dostumuzla yaptığımız sohbet, biraz eski yıllara yönelmiş ve karşılıklı hatıralarımızı dillendiriyorduk. Arkadaşımızın hatırladığı bir görüşme hakkında yaptığı yorum beni oldukça etkiledi. Yılar önce kendisini ziyarete gelecek olan yabancı alıcılarla yapacağı bir görüşme için benden destek isteyerek, birlikte olmamızı rica etmişti. Geçenlerde yaptığımız bu sohbette, o zaman ziyarete gelen, biri kadın diğeri erkek iki kişinin, gerek davranış ve gerekse giyim kuşamlarını hatırlayarak ve daha da önemlisi, birkaç kelime Türkçe ifade ile sohbet ortamını sıcak bir hale getirmelerini güzel bir anı olarak anlattı. Özellikle de ilk karşılaşmada yaratılan etkinin ne kadar önemli olduğunu ve bu kişilerin bunca yıl sonra, diğer ziyaretçilerden farklı olarak hatırlanmasında öne çıkan detayların önemini konuştuk.
(daha&helliip;)
Yaklaşık bir yıl kadar önce; ülke gündemini uzun süre meşgul eden bir konuyu tartışmıştık; Eksen Kayması. Ülkemizin dinamikleri yavaş yavaş doğuya doğru kaymaya, ve ihracatçılarımız da gözlerini farklı pazarlara açmaya başlamıştı. Bazıları bu kaymanın çok tehlikeli olduğunu bazıları ise gerekli olduğunu savunup durdu. Bende o sıralarda yazmış olduğum bir yazıyla bunun ne zorunluluk ne de gereklilik değil kürselleşmenin getirdiği ve günün birinde gerçekleşmesi gayet muhtemel bir durum olduğunu söylemiştim. Önemli olan sürecin doğruluğunu tartışmak değil, süreci nasıl iyi yönetebilirizin cevabını vermekti.
(daha&helliip;)